İZMİR- Karşıyaka Belediyesi’nin Ege’nin kadim mutfak kültürünün tanıtımına ve gelişimine katkı sunmak, gastronomi alanında nitelikli işçi yetiştirerek istihdama dayanak sağlamak ve kente yeni bir toplumsal aktivite alanı kazandırmak gayesiyle kurduğu Cordelion Mutfak Sanatları Merkezi, ziyaretçilere kapılarını açtı. Merkez, Karşıyaka Belediyesi kent A.Ş. ile Yaşar Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Kısmı Amel birliğinde aktiflik sürdürecek.
Program kapsamında Raşit Koçak ve Tülin Çağlar koleksiyonundan yapıtlarla oluşturulan ‘Bir Fincan Daha?’ Karşıyaka Türk Kahvesi Sergisi’nin açılışı da yapıldı. Ahmet Taner Kışlalı Parkı Gondol Kafe yanında bulunan Cordelion Mutfak Sanatları Merkezi’nde, 14 Mayıs tarihine kadar Aleni kalacak stantta, Osmanlı zamanı kahve hazırlama gereçleriyle Türk kahvesi için imal edilmiş fincanlar sergileniyor.
TÜRK KAHVESİNİN TARİHİNE YOLCULUK
Serginin küratörlüğünü yürüten Nejat Yentürk, standın Türk kahvesine adanmış olduğunu söyledi. Kahvenin, anavatanı Etiyopya olan endemik bir bitki olduğunu kaydeden Yentürk, şu bilgileri verdi:
“13’üncü yüzyılda o bölgede öğütülüp kavrularak ekmek üzere üretilip yenen bir materyal. 16’ncı yüzyılda, 1555’de birinci Kez biri Halepli biri Şamlı 2 Osmanlı vatandaşı İstanbul Tahtakale’de birinci kahve dükkânını açıyor. Bu çığır açacak bir şey. Kahvehanelerle, cami dışında bir toplumsallaşma alanı meydana gelmiş oluyor. Bunun manası siyasi ve dini otoritenin Denetim edemediği bir düzeneğin oluşmuş olmasıdır. Kamu bir ortaya geliyor, memnuniyetsizlikler paylaşılıyor, itirazlar yükseliyor, ayaklanmalar planlanıyor. Ulemanın, o periyodun entelektüellerinin, okuryazar kitlesinin bir ortaya geldiği, kitap okuduğu, gazel okuduğu, yazın tartıştığı yerler oluyor kahvehaneler. ancak fukaralar da geliyor. Hatta geceleyip yatabiliyorsun bile. Her katmandan insan bir ortaya gelip buluşabiliyor. Bu Osmanlı toplumu için yeni bir şey. Kahve her katmandan insanları bir ortaya getiriyor.”
Türk kahvesinin en ilkel hazırlama usulü ile hazırlandığını anlatan Yentürk, “Biz aslında arkaik, yanlış bir pişirme metodunu uyguluyoruz. Birinci çıktığında kazanlarda Aka bakraçlarda kaynayan bir sıvıydı kahve. Daimi kahvehanelerde kaynıyor, alıcı gelince kepçeyle fincana alınıyor. Gerçek manadaki birinci Türk kahvesinde telve olmaz. Telve, cezve ortaya çıktıktan sonra oluşan bir şey. Eski Türk kahvesinde köpük de olmaz. Köpük Dilek edilen bir şey de değildir. Köpük 19’uncu yüzyılın sonunda 20’nci yüzyılın başında ilgi gören bir şey olmuştur” dedi.
EĞİTİMLER GERÇEKLEŞTİRİLECEK
Karşıyaka Belediye Lideri Dr. Cemil Tugay da merkezin ilçeye yeni bir sembol ve toplumsal aktivite alanı olacağını belirtti. Merkezin Çeşitli eğitimlere mesken sahipliği yapacağının bilgisini de paylaşan Tugay, açıklamasında şunları söyledi:
“Bazı beşerler için, çocuklar ve engelliler için ya da Yemek pişirme konusunda hobi olarak bir şeyler yapmaktan keyif Meydan yurttaşlarımız için burası bir toplumsal aktivite merkezi olacak. fakat burası kimi beşerler için de Uğraş sahibi olmanın yeri olacak. Burada aşçılık eğitimi alacaklar, restoranlarda servis elemanı olmakla ilgili eğitimler alacaklar. Burada Yemek şenliğimiz olacak; farklı yörelerden, farklı kentlerden beşerlerle bir ortada Fazla keyifli çalışmalar yapacağız. Bunları çeşitlendirerek, tahminen ortaya müsabakalar serpiştirerek aramızdaki gizli kalmış yetenekleri keşfedeceğiz. Bir masanın etrafında toplanıp, daima Bir arada kendimize ilişkin hoş şeyleri Evvel pişirip sonra da yemenin keyfini yaşayacağız.”
YİYECEK-İÇECEK TEMALI SERGİLER
Cordelion Mutfak Sanatları Merkezi Proje Danışmanı Osman Serim ise merkez içerisinde açılan standa ait şu bilgileri verdi:
“Kahve standımız birinci standımız, senede dört stant düzenlemeyi planlıyoruz. Bu stantlar daima yiyecek-içecek temalı olacak. Bunların birincisi Türk Kahvesi standı; bu vesile ile küratörlerimize, sergiyi Muhtemel kılan koleksiyonlarını bizimle paylaşan koleksiyoncularımıza Fazla teşekkür ediyoruz.”
‘GÖREVİMİZ TOPLUMA HİZMET’
Yaşar Üniversitesi Rektörü Cemali Dinçer de topluma katkı sağlayacak çalışmalarda yer almaktan Sevinç duyduklarını vurgulayarak “Yemek sanatlarının asırlarca Değerli bir yeri olmuştur. Dünyada Ünlü kimi mutfaklar vardır; Fransız ve Çin Mutfağı örneğin. Türk mutfağı da onlardan biridir, ekseriyetle de uzun müddet imparatorlukların, padişahlıkların olduğu yerde mutfak sanatları daima öne çıkmıştır. Biz Yaşar Üniversitesi olarak Özellikle Ege Bölgesi’nin mutfak kültürünü, mutfak sanatları ve gastronomisini ayakta tutmak için, ona bir katkıda bulunmak için Mutfak Sanatları ve Gastronomi Bölümü’nü açtık. Bu kısmın açılmasıyla Bir arada Aka bir talep patlaması oldu. Uzun müddettir de Karşıyaka Belediyesi ile Bir arada değişik platformlarda iştirakler ve birliktelikler yaşıyoruz. Bugün açılışını yapmakta olduğumuz Cordelion Mutfak Sanatları Merkezi de bu Cin birlikteliğin somut örneklerinden biridir” halinde konuştu. (GAZETE DUVAR)
Yorum Yok